Tam da işe gitmek üzere hazırlanmaya başlamıştım ki, arkadaşım aradı " Darbe oldu. Sokağa çıkma yasağı var. Bugün daireye gitmeyeceğiz." dedi. Gün boyu radyo ve TV den Milli Güvenlik Konseyi'nin bildirileri okunmaya, marşlar çalınmaya başlandı. Tüm yurtta sıkı yönetim ilan edildi. Parlamento ve siyasi partiler feshedildi.
İyi bir şey oldu sanmıştım ilk günlerde.
Sadece kadınların çalıştığı şehirlerarasında; şeflerimizin makamında mesela binbaşılar, amirlerimizin makamında albaylar, müdürlerimizin makamında da paşaların oturuyor olmaları ve idarenin onların elinde olması dışında görünürde bize yansıyan olumsuz bir durum yok gibiydi.
Her gün onlarca genç ölüyordu sağ-sol çatışmalarında. Yolda, sokakta, çarşıda - pazarda artık nerede olduğunun bir önemi yoktu. Gençler ölüyor ve kim vurduya gidiyordu. Semtler - mahalleler, sokak sokak sağcı - solcu diye ayrılmıştı. Evimize giderken öteki tarafın kontrolü altındaki bölgeden geçmek zorundaydık ve her an, en hafifinden taşlanarak taciz edilebilirdik. Ya da daha kötüsü kurşunlanabilirdik. O halde iyi ki ordu yönetime el koymuştu. Hangi düşüncede olursa olsun artık gençler ölmeyecekti. Okullarına özgürce gidecek, derslerine korkusunca girebilecekler, yan yana oturacak ama düşman olmayacaklardı. Öyle sandık...
Sonradan anladık...
***
12 EYLÜL'ÜN BİLANÇOSU
*650 bin kişi gözaltına alındı, ağır işkencelerden geçirildi.*1 milyon 683 bin kişi fişlendi.*Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı.*7 bin kişi için idam cezası istendi. 517 kişiye idam cezası verildi. 300 kişi kuşkulu bir şekilde öldü.*171 kişi işkenceden öldü. 144 kişi cezaevlerinde öldü. 14 kişi açlık grevinde öldü.*16 kişi "kaçarken" vuruldu. 95 kişi çatışmada öldü. 73 kişiye doğal ölüm raporu verildi.*43 kişinin intihar ettiği bildirildi.*71 bin kişi TCK"nin 141, 141 ve 163. maddelerinden yargılandı. 98 bin 404 kişi "örgüt üyesi olmak" suçundan yargılandı.*338 bin kişiye pasaport verilmedi. 30 bin kişi sakıncalı olduğu için işten atıldı.*14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı. 30 bin kişi siyasi mülteci olarak yurtdışına çıktı.*937 film sakıncalı bulunduğu için yasaklandı. 23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu.*3 bin 854 öğretmen, üniversitede görevli 120 öğretim üyesi ve 47 hakimin işine son verildi.*400 gazeteci için toplam 4 bin yıl hapis istendi. Gazetecilere 3 bin 315 yıl 6 ay hapis cezası verildi. 31 gazeteci cezaevine girdi. 300 gazeteci saldırıya uğradı. 3 gazeteci silahla öldürüldü.*Gazeteler 300 gün yayın yapamadı. 13 büyük gazete için 303 dava açıldı. 39 ton gazete ve dergi imha edildi.*Derneklerin, partilerin, Türk-İş dışındaki sendikaların faaliyeti durduruldu. Varlıklarına el konuldu.*Üniversite hocalarından 5000 kadarı görevden alındı, güvenlik soruşturmasına tabi tutuldu.*Belediye başkanları görevden alındı, yerine sıkıyönetim atama yaptı. *Sendikalaşma kaldırıldı, çalışanların kıdem tazminatı gibi kazanımları daraltıldı, ücretler ve sosyal haklar budandı, grev hakkı yasaklandı.*Zorunlu din dersi getirildi; Türk İslam sentezi bir kültürün milli kültür olarak kabul edilmesi kararlaştırıldı; Diyanet İşleri'nde 260 din görevlisinin maaşının Rabıta-ül islam örgütünce ödenmesi onaylandı.
( İnternetten. ensonhaber.com )
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder