23 Ekim 2016 Pazar
ARTAN TECAVÜZ VE TACİZ OLAYLARI
Annesinin diz kapağından erkek çocuğun tahrik olmasını normal bulup anneyi kendini korumaya /örtünmeye/ yönlendirenlerin ya da kız çocuğu babasının kucağına oturursa babanın tahrik olabileceğini çok normalmiş gibi açıklayan adamsıların olduğu, küçücük bebeğin babasının yanında külotuyla durmasının caiz olmadığı ve altı yaşında kızla evlenilebilir fetvası verildiği, çalışan kadının her türlü tacize açık olduğu veya mini etekle sokağa çıkan kadın tecavüze razıdır, kadın gece tek başına sokağa çıkıyorsa tecavüz edilebilir düşünce yapısı, babası yaşındaki bilmem kaç kişinin tecavüzüne uğrayan on üç yaşındaki bir çocuğun, gönül rızasıyla birlikte olduğu yönünde çıkan mahkeme kararı varken daha çok duyarız tecavüz ve taciz haberlerini.
Üstelik tecavüzcüler mahkemede abuk subuk, adice savunmalarla ceza indiriminden yararlanıyorlarsa...
Kadın tecavüz sonrasında bağırmadı. Olayın hemen arkasından değil de bir süre sonra şikayet etti. Bakire değildi. Zaten tecavüz tam gerçekleşmedi. Cilve yaptı. Çok pişmanım şeytana uydum... demek bile ceza indirimine neden oluyorsa ve mahkemeye sakallı sarıklı geldi diye ya da takım elbiseli ve efendi tavırlı diye (hakimin karşısında efendi olmayıp ne yapacaktı, ona da mı saldıracaktı acaba..?) ceza indirimine uğrarsa tecavüz de artar, taciz de bu memlekette.
Kadını ikinci sınıf, eksik etek gören ve erkeğin kadın karşısındaki üstünlüğüne inanan bağnaz beyinlerin hüküm sürdüğü, yönetici, karar verici makamlarda olduğu bir toplumda kadına, çocuğa tecavüz ve tacizin artmasına şaşırmamalı. Hatta "Dinimizde bademleme diye bir şey vardır." gibi sapıkça bir açıklamanın şiddetle lanetlenmediği bir toplumda erkek çocuklarına karşı da tecavüz ve taciz olaylarını daha çok duyarız ne yazık ki.
Son on yılda tecavüz ve taciz olaylarında on dört kat artış olmuş. Ki bu istatistiğe, aile korkusu, toplum baskısı nedeniyle açığa çıkmamış pedofili, ensest ilişki dahil değildir.
Anlaşılan o ki; toplumu baskılayarak, kadını eve kapatarak ve erkeğin gerisine iterek daha ahlaklı bir toplum olunamıyor.
Sanırım bir çok konuda olduğu gibi daha ahlaklı bir topluma ulaşmanın yolu da, kadını eğitmekten geçecektir. Önce kadını eğitmeli ve aktif biçimde sosyal hayata katılımı sağlanmalı ki; kadın da çocuklarını eğitsin, cinsel konuda da...
nurten y tartaç